Spor Toto 1. Lig’de dönemin birinci yarısını başkan tamamlayan Rahmet Sigorta Ümraniyespor’un teknik yöneticisi Recep Uçar, amaçlarının Ümraniyespor’u tarihinde birinci kere Üstün Lig’e çıkarmak olduğunu söylemiş oldu.
Ümraniyespor Tesisleri’nde, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Recep Uçar, Ümraniyespor, Trabzonspor ve Medipol Başakşehir’in muvaffakiyetlerinin tesadüf olmadığını belirtti.
Geçtiğimiz dönemin devre içinde bakılırsave geldiği Ümraniyespor ile birinci yarıyı 39 puanla başkan tamamladıklarını belirten Recep Uçar, şampiyonluk yarışında sonuna kadar yer almak istediklerinin altını çizerek, “1. Lig bu sene farklı başladı. 10-11 kadro şampiyonluk parolasıyla lige girdi. Başka kadrolarla finansal, topluluk, taraftar ve medya takviyesi manasında yarışabilecek bir grup değiliz. Bizi onlarla yarıştırabilecek tek şey, âlâ bir kadro oluşturup, alanda ortaya koyduğumuz oyun gücüyle rekabet etmek. Şu ana kadar başardığımız bu. Saha ortasındaki oyun gücümüzle istediğimiz sonuçları alabildik. Bir defa play-off oynamış, ondan evvelki yıllarde de yarışı muhakkak kısımlarda götürmüş ve sonlara gerçek bırakmış bir grup var. Bizim katiyen o denli bir niyetimiz yok. İnşallah yarışın ortasında sonuna kadar olacağız. Amacımız, 1. Lig tarihinin en zoru olan ligde hoş başlayan kıssayı hoş biçimde sonlandırabilmek.” biçiminde konuştu.
“Maksimum 3 transfer düşünüyoruz”
Ümraniyespor Teknik Yöneticisi, transferdeki amaçları hakkında ise “Somut olarak oyuncularımızla ilgili bana gelen bir teklif yok lakin takip edilen oyuncularımız olduğunu biliyorum. Bu takım geçen sene ocaktan bu yana oluşturduğum bir takım. Ocak ayında 6, bu sene başında da 11 transferden oluşuyor. Çok fazla değişikliği seven bir teknik adam değilim, yola çıktığım oyuncularla devam etmek en büyük arzum ancak biraz daha grubumuzu güçlendirmek, daha âlâ olabilir. Azamî 3 transfer düşünüyoruz. Kulübün finansal kurallarına uyan, bizim ekibimize güç katacağına inandığımız oyuncularla anlaşabilirsek bu dokunuşları yapmayı planlıyoruz. Bilhassa hamle bölgesine düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.
“Trabzonspor’un ligi domine ederek şampiyona olacağını düşünüyorum”
Üstün Lig’deki şampiyonluk yarışına da değinen Recep Uçar, “Sezon başında da bana bu soru sorulduğunda, oyuncu kalitesinden dolayı Beşiktaş, oyun gücünden dolayı Trabzonspor’un yarışta önde olacağını öngörüyordum. Trabzonspor’un hem oyuncu kalitesini birebir vakitte oyun gücünü bildiğim için bu yarışta sonuna kadar olacağını düşünüyordum. Doğal ki farkın bu kadar açılacağını kimse üzere ben de öngoremiyordum. Yarış kestirim edildiği üzere gitmiyor. Çok başarılı ekipler var, Konyaspor, Hatayspor, Başakşehir lige keyif veriyor. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe yarışın uzağında kaldılar. Trabzonspor’un devre içinde yapacakları desteklerle de bu sene ligi domine ederek şampiyona olacağını düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Uçar, Medipol Başakşehir’de Abdullah Avcı’nın yardımcısı olarak çalışmanın gelişmeninde büyük hissesi olduğunun altını çizerek, şu sözleri kullandı:
“Abdullah Avcı benim teknik adamlığımda, gelişimimde en kıymetli insan. Benim için her vakit hayli güzel bir rol modeli. 11 sene evvel birlikte çalışmaya başladık. Türkiye’de donanımlı, kendini geliştirmiş hayli teknik adam var fakat en büyük eksiklik bu insanlara kimsenin bakılırsav vermemesi. Abdullah hoca bu mevzuda bana inanıp, vazife verip, yıllarce birlikte çalışma imkanı verdiğinden dolayı tekrar kendisine teşekkür ediyorum. yıllarce birlikte çalıştık, elimden geldiğince kendisine yardımcı oldum, o bize fazlaca yeterli bir rol model oldu. Bizlerin gelişmenine her manada katkısı oldu. Onların muvaffakiyetlerini gıptayla takip ediyorum. Her vakit da fikir alış verişinde bulunuyoruz. Maçlardan daha sonra sağ olsun Abdullah hoca arar, ben arıyorum, oyunları kıymetlendiriyoruz. Hala konuşmak, etkileşim halinde olmak, birbirini geliştirmeye çalışmak devam ediyor.”
Emre Belözoğlu’nun teknik yöneticiliğe başarılı başlangıcı hakkında da konuşan Recep Uçar, şunları kaydetti:
“Teknik adamlıktaki en sıkıntı vakit içinder başlangıç devirleri, o periyotlarda alacağınız sonuçlar sizin yolunuzun seyrine karar veriyor. Emre hoca, bizlerle geçirdiği Başakşehir’deki son iki döneminde grup kaptanı bulunmasına karşın antrenör takımıyla de irtibatı yüksek olan bir insandı. Orada bizim geliştirmek istediğimiz bir oyun vardı. Emre hoca hem bunu dışarıda bizimle konuşarak tıpkı vakitte saha ortasında oyunun merkezindeki uygulayıcısı olarak oynamak istediğimiz oyunu en düzgün tahlil eden insanların başında geldi. Sistemde bir arıza var ise bunu alanda en net biçimde tespit etti. bununla birlikte fazlaca zeki bir insan. Teknik adamlığa birfazlaca artıyla başladı. Fenerbahçe’de 10 maçta tek hezimet alması, daha sonrasında döneme fazlaca berbat giren Başakşehir’de mağlubiyetsiz devam etmesi ve Başakşehir’i yarışın içine sokması mutlaka tesadüf değil. Hocanın oyuna ne kadar hakim olduğunu, kendisini nasıl geliştirdiğini ve bu iş için ne kadar efor harcadığının göstergesi. Trabzonspor ve Başakşehir’de hatta bizim Ümraniyespor ile oynadığımız oyunlar içinde büyük benzerlikler olması, bu oyunların Türkiye liglerini domine etmesi ve başarılı olmasını tesadüf değil.”
“Abdullah hocayı başka teknik adamlardan ayıran en bariz özelliği demokrat yapısı”
“Abdullah hocayı öteki teknik adamlardan ayıran en bariz özelliği demokrat yapısı.” kelamlarını kullanan Recep Uçar, “Ekibindeki her insanın kelamını alır, dinler, fikirlerinize hürmet duyar, elbette son sonucu kendisi verir. Fikirlerin özgür bir biçimde söz edildiği ortamda beşerler gelişim gösterir. Hocayı öteki teknik adamlardan ayıran en değerli özellik bu. Size alanda kendinizi anlatabileceğiniz, vakit zaman idmanları yönetebileceğiniz, yeri geldiğinde oyuncuyla teknik bilgileri tartışabileceğiniz, onlara sunum yapabileceğiniz ortamlar şayet olmazsa gelişim olmaz. Abdullah Avcı kendinizi tabir edebileceğiniz ortamı size sağlıyor. Bu da gelişmeninize katkı sağlıyor.” diye konuştu.
Recep Uçar, “Abdullah Avcı Trabzonspor’un, eski yardımcılarından Erol Bulut Gaziantep FK’nin ve uzun yıllar oyuncunuz olan Emre Belözoğlu da Medipol Başakşehir’in başında. Ümraniyespor ile şampiyon olarak Muhteşem Lig’e çıkmak ve eski dostlarla rekabet ihtimali de sizi şampiyonluk yolunda motive ediyor mu?” sorusuna şu karşılığı verdi:
“Kesinlikle. 10 sene antrenörlüğüm var lakin teknik adam olarak 14 ayım tamamlandı. Her teknik adamın kendine göre ulaşmak istediği hayalleri gayeleri vardır. Bir Türk teknik adam olarak, amaçlarımdan biri ülkemizin en pahalı ligi olan Üstün Lig’de vazife alabilmek. Nasıl olur? Bence epeyce keyifli olur. Emre hocanın, Abdullah hocanın, Erol hocanın tahminen Okan hocanın o da sonuçta ulusal gruplarda Abdullah hoca ile bir arada bulundu. Hepimizin yan yana müsabakası, çok centilmence olması bizim ismimize ve lig ismine epeyce keyifli olur. Futbolun gelişmesinin tek yolu var, bu işe nitekim emek veren, baş yoran, çağdaş futbolu düzgün takip eden, donanımlı, ismi cismi hatta futbolculuk mesleği ne düzeyde olursa olsun, bunlara bakılmadan bu düzeyde kendini hazırlayan beşerler bahtlar bulabilirse futbolumuzun gelişmeninin daha süratli olabileceğini düşünen bir teknik adamım.”
Gayeleri hakkında da konuşan Recep Uçar, “Birinci maksadım tarihinde birinci vakit içinderda Ümraniyespor’u Harika Lig’e çıkarmak. İkinci maksadım, tahminen Ümraniyespor tahminen daha üst kalite bir kadroda Muhteşem Lig’de uzun yıllar çalışabilen, rekabet edebilen, Türk futboluna farklı departmanlarda da olsa katkı sağlayabilecek bir insan olmak istiyorum. Ve doğal ki Avrupa ancak Avrupa’da yetişen bir teknik adam değilsen, dünyadaki Türk teknik erkeklerin algısını göz önüne aldığımızda bizlerin memleketler arası transfer yapabilmemiz için kimi şeyleri hayli farklı yapmamız, memleketler arası muvaffakiyetler yakalamamız gerek. Geçmişte kimi teknik adamlarımızın muvaffakiyet yakalayıp, Avrupa’ya gittiği üzere. Bunları başarabilirsem hedeflerim uygun liglerde dünyada hürmet nazarann liglerde bakılırsav alabilmek.” sözlerini kullandı.
1. Lig ve Üstün Lig içinde geçmişteki oyun istikametindeki farkların ortadan kalktığını aktaran Recep Uçar, “1. Lig fizik kaliteye dayalı bir ligdi son yıllarde bu büsbütün değişti. 1. Lig ile Üstün Lig içinde hayli büyük farklar yok. Hatta bu ligde kadrolar daha planlı. Bizler üzere mesleğe birinci adımını atan, bu işe önemli emek harcayan, muhakkak potansiyeli olan insanların başlangıç noktası bu lig oluyor. Bu üzere teknik erkeklerin oyuna dokunuşu, oyunu daha fazlaca planlayarak oynamak istemesi ligi daha taktiksel çaba haline çevirdi. Bu ligde planlı oynayan, oyuncu kalitesi Muhteşem Lig kadar olmasa da taktiksel gayreti Üstün Lig kadar olan maçlar takip ediyoruz. 1. Lig taktik savaşlarının yaşandığı bir lig oldu. Gruplar içindeki fark yüksek değil. 17. sırasındaki Bursaspor’un maksadı play-off’u yakalamak, yakalayabilirse birinci 2’yi yakalamak. 17. sıradaki ekiple play-off’a giden ekip içinde yalnızca 8 puan var. Ortada 11 grup sıkışmış durumda.” halinde konuştu.
Ümraniyespor Tesisleri’nde, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Recep Uçar, Ümraniyespor, Trabzonspor ve Medipol Başakşehir’in muvaffakiyetlerinin tesadüf olmadığını belirtti.
Geçtiğimiz dönemin devre içinde bakılırsave geldiği Ümraniyespor ile birinci yarıyı 39 puanla başkan tamamladıklarını belirten Recep Uçar, şampiyonluk yarışında sonuna kadar yer almak istediklerinin altını çizerek, “1. Lig bu sene farklı başladı. 10-11 kadro şampiyonluk parolasıyla lige girdi. Başka kadrolarla finansal, topluluk, taraftar ve medya takviyesi manasında yarışabilecek bir grup değiliz. Bizi onlarla yarıştırabilecek tek şey, âlâ bir kadro oluşturup, alanda ortaya koyduğumuz oyun gücüyle rekabet etmek. Şu ana kadar başardığımız bu. Saha ortasındaki oyun gücümüzle istediğimiz sonuçları alabildik. Bir defa play-off oynamış, ondan evvelki yıllarde de yarışı muhakkak kısımlarda götürmüş ve sonlara gerçek bırakmış bir grup var. Bizim katiyen o denli bir niyetimiz yok. İnşallah yarışın ortasında sonuna kadar olacağız. Amacımız, 1. Lig tarihinin en zoru olan ligde hoş başlayan kıssayı hoş biçimde sonlandırabilmek.” biçiminde konuştu.
“Maksimum 3 transfer düşünüyoruz”
Ümraniyespor Teknik Yöneticisi, transferdeki amaçları hakkında ise “Somut olarak oyuncularımızla ilgili bana gelen bir teklif yok lakin takip edilen oyuncularımız olduğunu biliyorum. Bu takım geçen sene ocaktan bu yana oluşturduğum bir takım. Ocak ayında 6, bu sene başında da 11 transferden oluşuyor. Çok fazla değişikliği seven bir teknik adam değilim, yola çıktığım oyuncularla devam etmek en büyük arzum ancak biraz daha grubumuzu güçlendirmek, daha âlâ olabilir. Azamî 3 transfer düşünüyoruz. Kulübün finansal kurallarına uyan, bizim ekibimize güç katacağına inandığımız oyuncularla anlaşabilirsek bu dokunuşları yapmayı planlıyoruz. Bilhassa hamle bölgesine düşünüyoruz.” açıklamasında bulundu.
“Trabzonspor’un ligi domine ederek şampiyona olacağını düşünüyorum”
Üstün Lig’deki şampiyonluk yarışına da değinen Recep Uçar, “Sezon başında da bana bu soru sorulduğunda, oyuncu kalitesinden dolayı Beşiktaş, oyun gücünden dolayı Trabzonspor’un yarışta önde olacağını öngörüyordum. Trabzonspor’un hem oyuncu kalitesini birebir vakitte oyun gücünü bildiğim için bu yarışta sonuna kadar olacağını düşünüyordum. Doğal ki farkın bu kadar açılacağını kimse üzere ben de öngoremiyordum. Yarış kestirim edildiği üzere gitmiyor. Çok başarılı ekipler var, Konyaspor, Hatayspor, Başakşehir lige keyif veriyor. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe yarışın uzağında kaldılar. Trabzonspor’un devre içinde yapacakları desteklerle de bu sene ligi domine ederek şampiyona olacağını düşünüyorum.” değerlendirmesinde bulundu.
Uçar, Medipol Başakşehir’de Abdullah Avcı’nın yardımcısı olarak çalışmanın gelişmeninde büyük hissesi olduğunun altını çizerek, şu sözleri kullandı:
“Abdullah Avcı benim teknik adamlığımda, gelişimimde en kıymetli insan. Benim için her vakit hayli güzel bir rol modeli. 11 sene evvel birlikte çalışmaya başladık. Türkiye’de donanımlı, kendini geliştirmiş hayli teknik adam var fakat en büyük eksiklik bu insanlara kimsenin bakılırsav vermemesi. Abdullah hoca bu mevzuda bana inanıp, vazife verip, yıllarce birlikte çalışma imkanı verdiğinden dolayı tekrar kendisine teşekkür ediyorum. yıllarce birlikte çalıştık, elimden geldiğince kendisine yardımcı oldum, o bize fazlaca yeterli bir rol model oldu. Bizlerin gelişmenine her manada katkısı oldu. Onların muvaffakiyetlerini gıptayla takip ediyorum. Her vakit da fikir alış verişinde bulunuyoruz. Maçlardan daha sonra sağ olsun Abdullah hoca arar, ben arıyorum, oyunları kıymetlendiriyoruz. Hala konuşmak, etkileşim halinde olmak, birbirini geliştirmeye çalışmak devam ediyor.”
Emre Belözoğlu’nun teknik yöneticiliğe başarılı başlangıcı hakkında da konuşan Recep Uçar, şunları kaydetti:
“Teknik adamlıktaki en sıkıntı vakit içinder başlangıç devirleri, o periyotlarda alacağınız sonuçlar sizin yolunuzun seyrine karar veriyor. Emre hoca, bizlerle geçirdiği Başakşehir’deki son iki döneminde grup kaptanı bulunmasına karşın antrenör takımıyla de irtibatı yüksek olan bir insandı. Orada bizim geliştirmek istediğimiz bir oyun vardı. Emre hoca hem bunu dışarıda bizimle konuşarak tıpkı vakitte saha ortasında oyunun merkezindeki uygulayıcısı olarak oynamak istediğimiz oyunu en düzgün tahlil eden insanların başında geldi. Sistemde bir arıza var ise bunu alanda en net biçimde tespit etti. bununla birlikte fazlaca zeki bir insan. Teknik adamlığa birfazlaca artıyla başladı. Fenerbahçe’de 10 maçta tek hezimet alması, daha sonrasında döneme fazlaca berbat giren Başakşehir’de mağlubiyetsiz devam etmesi ve Başakşehir’i yarışın içine sokması mutlaka tesadüf değil. Hocanın oyuna ne kadar hakim olduğunu, kendisini nasıl geliştirdiğini ve bu iş için ne kadar efor harcadığının göstergesi. Trabzonspor ve Başakşehir’de hatta bizim Ümraniyespor ile oynadığımız oyunlar içinde büyük benzerlikler olması, bu oyunların Türkiye liglerini domine etmesi ve başarılı olmasını tesadüf değil.”
“Abdullah hocayı başka teknik adamlardan ayıran en bariz özelliği demokrat yapısı”
“Abdullah hocayı öteki teknik adamlardan ayıran en bariz özelliği demokrat yapısı.” kelamlarını kullanan Recep Uçar, “Ekibindeki her insanın kelamını alır, dinler, fikirlerinize hürmet duyar, elbette son sonucu kendisi verir. Fikirlerin özgür bir biçimde söz edildiği ortamda beşerler gelişim gösterir. Hocayı öteki teknik adamlardan ayıran en değerli özellik bu. Size alanda kendinizi anlatabileceğiniz, vakit zaman idmanları yönetebileceğiniz, yeri geldiğinde oyuncuyla teknik bilgileri tartışabileceğiniz, onlara sunum yapabileceğiniz ortamlar şayet olmazsa gelişim olmaz. Abdullah Avcı kendinizi tabir edebileceğiniz ortamı size sağlıyor. Bu da gelişmeninize katkı sağlıyor.” diye konuştu.
Recep Uçar, “Abdullah Avcı Trabzonspor’un, eski yardımcılarından Erol Bulut Gaziantep FK’nin ve uzun yıllar oyuncunuz olan Emre Belözoğlu da Medipol Başakşehir’in başında. Ümraniyespor ile şampiyon olarak Muhteşem Lig’e çıkmak ve eski dostlarla rekabet ihtimali de sizi şampiyonluk yolunda motive ediyor mu?” sorusuna şu karşılığı verdi:
“Kesinlikle. 10 sene antrenörlüğüm var lakin teknik adam olarak 14 ayım tamamlandı. Her teknik adamın kendine göre ulaşmak istediği hayalleri gayeleri vardır. Bir Türk teknik adam olarak, amaçlarımdan biri ülkemizin en pahalı ligi olan Üstün Lig’de vazife alabilmek. Nasıl olur? Bence epeyce keyifli olur. Emre hocanın, Abdullah hocanın, Erol hocanın tahminen Okan hocanın o da sonuçta ulusal gruplarda Abdullah hoca ile bir arada bulundu. Hepimizin yan yana müsabakası, çok centilmence olması bizim ismimize ve lig ismine epeyce keyifli olur. Futbolun gelişmesinin tek yolu var, bu işe nitekim emek veren, baş yoran, çağdaş futbolu düzgün takip eden, donanımlı, ismi cismi hatta futbolculuk mesleği ne düzeyde olursa olsun, bunlara bakılmadan bu düzeyde kendini hazırlayan beşerler bahtlar bulabilirse futbolumuzun gelişmeninin daha süratli olabileceğini düşünen bir teknik adamım.”
Gayeleri hakkında da konuşan Recep Uçar, “Birinci maksadım tarihinde birinci vakit içinderda Ümraniyespor’u Harika Lig’e çıkarmak. İkinci maksadım, tahminen Ümraniyespor tahminen daha üst kalite bir kadroda Muhteşem Lig’de uzun yıllar çalışabilen, rekabet edebilen, Türk futboluna farklı departmanlarda da olsa katkı sağlayabilecek bir insan olmak istiyorum. Ve doğal ki Avrupa ancak Avrupa’da yetişen bir teknik adam değilsen, dünyadaki Türk teknik erkeklerin algısını göz önüne aldığımızda bizlerin memleketler arası transfer yapabilmemiz için kimi şeyleri hayli farklı yapmamız, memleketler arası muvaffakiyetler yakalamamız gerek. Geçmişte kimi teknik adamlarımızın muvaffakiyet yakalayıp, Avrupa’ya gittiği üzere. Bunları başarabilirsem hedeflerim uygun liglerde dünyada hürmet nazarann liglerde bakılırsav alabilmek.” sözlerini kullandı.
1. Lig ve Üstün Lig içinde geçmişteki oyun istikametindeki farkların ortadan kalktığını aktaran Recep Uçar, “1. Lig fizik kaliteye dayalı bir ligdi son yıllarde bu büsbütün değişti. 1. Lig ile Üstün Lig içinde hayli büyük farklar yok. Hatta bu ligde kadrolar daha planlı. Bizler üzere mesleğe birinci adımını atan, bu işe önemli emek harcayan, muhakkak potansiyeli olan insanların başlangıç noktası bu lig oluyor. Bu üzere teknik erkeklerin oyuna dokunuşu, oyunu daha fazlaca planlayarak oynamak istemesi ligi daha taktiksel çaba haline çevirdi. Bu ligde planlı oynayan, oyuncu kalitesi Muhteşem Lig kadar olmasa da taktiksel gayreti Üstün Lig kadar olan maçlar takip ediyoruz. 1. Lig taktik savaşlarının yaşandığı bir lig oldu. Gruplar içindeki fark yüksek değil. 17. sırasındaki Bursaspor’un maksadı play-off’u yakalamak, yakalayabilirse birinci 2’yi yakalamak. 17. sıradaki ekiple play-off’a giden ekip içinde yalnızca 8 puan var. Ortada 11 grup sıkışmış durumda.” halinde konuştu.